ÇAY KEYFİ İÇİN DOĞRU ADRES, CHA’YA GALATA


Heyyy çay severler bu yazım tam size göre gerçekten. O zaman haydi bakalım dikkat kesiliniz efendim. Her şey Sonradan Gurmelerin güzel bir kahvaltı eşliğinde dünya çaylarını tadacağız davetiyle başladı. Böyle bir daveti geri çevirmek olmaz diyerekten, davete icabet ettim.
Evet, mekanımızın adı Japoncada çayevi anlamına gelen Cha’ya Galata. Anlaşılan üzere mekan Galata da. Düştük yollara soluğu Galata’da aldık. İçeri girer girmez sımsıcak gülümsemesiyle sevgili Sezen Hanım bizi karşıladı. Cha’ya Galata tam ev sıcaklığında, sade ve öz dekore edilmiş. Ahşap masalar ve etraftaki objeler dikkat çekici. Bir de ufacık bir balkonu var ki, güzel havalar da sıcak çay yudumlamak büyük keyif.
 
 
Masamıza oturduk, kahvaltımızın servis edilmesini beklemeye başladık. Detaylar çok güzel düşünülmüş.
 
Masamıza ilk önce şık bir sepet içerisinde çıtır çıtır simitlerimiz ve ekmeklerimiz geldi. Hemen yanında da zeytin ve ceviz parçacıkları olan zeytinyağı tabağı geldi
 
 
Ve hemen beklemeden kahvaltı tabağımızda, masadaki yerini almıştı. Çeşit çeşit kahvaltılıklar harikaydı. Neler yoktu ki…
Öncelik reçellerin olsun, hepsi ev yapımı şeftali reçeli, dağ çileği ve benim ayılıp bayılarak yediğim kuşburnu marmeladı. Nutella severler unutulmamış, tabakta yerini almıştı. Nutella olur da bal kaymak olmaz mı, olur tabii ki. Şarküteri olarak ise dana jambon ve pastırma dilimleri bizde buradayız dediler. Kahvaltının olmazsa olmazı tabi ki peynirdir. Peynir tabağı gayet hem göz hem de mide doldurucuydu. Rokfor peynirinden eski kaşara kadar çeşit çeşitti.
 
Biz bunları yiye duralım, bir tabak kızarmış sucukta bizde buradayız dedi. Sucuk hazır değildi, reçeller gibi sucukta ev yapımıydı. Masadaki herkes severek mideye indirdi.
 
Kahvaltının olmazsa olmazlarından biri de yumurtadır.  Yumurtayı menemen şekliyle yedik. Menemenin tüm malzemeleri bellidir ama kıvamını tutturmakta maharet ister. Burada yediğim menemen tam kıvamındaydı ne çok sulu nede çok katı.
 
Kahvaltımız meyve tabağıyla son buldu ama esas çay seremonimiz şimdi başlayacaktı. Ama önce neden kahve yada başka bir şey değil de çay? Diye sordum Sezen Hanıma. Malum bizde çay dedin mi çoğumuzun aklına tavşankanı çay gelir dimi? Aslında Sezen Hanım kimya mühendisliğini okurken mühendis olamayacağını anlamış. İçinde var olan çay aşkıyla kendini İngiltere’de eğitim alırken bulmuş. Sonunda da Türkiye’ye dönünce 3 ortak baş başa verip, Cha’ya Galatayı açmışlar. Çokta iyi etmişler. Malum ülkemizde kahve dükkanların artmasına kahve severler sevinirken, çay severlerin boynu bükük kalmıştı. Artık çay severler de sevinebilir.
 
Mekan’da Sri Lanka, Japonya, Çin, Hindistan, Fas ve Kenya’dan ithal edilen çaylar var. Tabi Türkiye’den de Tirebolu çayı demleniyor. Bize kahvaltı ederken, Tirebolu çayı eşlik ettik. Sırada dünya çayları vardı. Buraya eğer 2 ya da 3 kişi geldiyseniz, demlikler iki yada üç kişilik, 4 dakika demlenerek servis ediliyor. Çay menüsü gayet geniş, yaklaşık olarak 30’a yakın çeşit var. Kavun aromalı beyaz çay, baharatlı, meyveli, vanilyalı yeşil çaylar gibi çaylar sayesinde liste uzayıp gidiyor.
Masamıza ilk önce Rooibos Tea geldi, siyah renkli kupaları ve demliğiyle harika bir görüntüsü vardı. Tadı ise yumuşak, içimi gayet rahattı. Ben severek içtim.
 
Bir sonra ki çayın ana vatanı ise Japonya’ydı. İsmi Genmaicha Popcorn olan bu çay daha ilk yudumda sanki patlamış mısır tadıyla mısır yiyormuşum gibi bir his verdi. Bu çay gerçekten de pirinç çekirdekleri ile patlamış mısırların yeşil çay ile karıştırılmasıyla oluşturulmuştu. İçimi hafifti. Mısır patlağını sevenler mutlaka denemeli. Özellikle servis edilen sarı demliği ve bardakları çok zarifti. Bu arada hemen bir parantez açıyorum burada ki çay servislerini eğer çok beğeniyorsanız, satın alma gibi bir şansınız da var.
 

Ve son olarak istek üzere masamıza gelen Matcha Çayı vardı. Japonya’nın geleneksel çay seremonilerinde kullanılan matcha çayı, yeşil renkli, tadı hafif acımtırak, kokusu keskindi. Benim için fazla sertti ama sevenleri mutlaka vardır.
 
 
Cha’ya Galata’nın menüsünde elbette dünya çaylarından başka şeyler de var. Çay eşliğinde hafif atıştırmalık sandviç çeşitleri ve lezzetli mi lezzetli ev yapımı kekler, tiramisu ve kurabiyelerde vardı.  
Çaylarımızı sohbetler eşliğinde yudumlayarak, harika bir Pazar günü geçirdik. Sizler de çay aşığıysanız bu mekana mutlaka uğrayın, Sezen Hanımın hikayesini birde kendisinden dinleyin. Afiyetle kalın.

 
Adres: Şahkulu Bostan Sokak No:22A Galata- Beyoğlu
Telefon: 0212 249 8503

0 yorum:

Yorum Gönder

 

TAKİP EDİN!

Flickr


Created with flickr slideshow.

Twitter