Bir haftasonu kaçamağı, Papuli Butik Otel

Haydi bakalım biraz şehirden kaçmaya ne dersiniz? Takılın peşime Kocaeli, Karamürsel’e doğru yola çıkıyoruz. İstikametimiz Çamçukur Köyü. Samandağı eteklerine doğru yol alırken etrafın yeşilliği sanki bir parça Karadeniz’e gelmiş hissiyatıyla dolu. Zaten köyde yaşayanların çoğunluğunun Artvin Arhaviden göç edenlerin oluşturduğunu duyunca şaşırmıyorum.

Ve hedefimize vardığımız noktadayız, karşımızda Papuli Butik Otel. 2 katlı taş ve ahşap olarak inşa edilmiş otel, 7 odalı. Bir ev düşünün ki yaşanmışlıklarla dolu olsun. Evet, Ppauliden başkası değil bu. 1958 yılında sahibi Seçil hanımın dedesi ve akrabaları tarafından yapılan bu ev zamanla oturulmamasından dolayı metruk bir hal almış ve 2016 yılında tekrar can bulup, karşımıza Papuli Butik Otel olarak çıkmış. 

Büyük avluda adımlarımı atarken heyecanla kapıyı açtım, büyük bir lobi bekliyorsanız yanıldınız. Karşımda ahşap mutfak raflarına dizilmiş emaye tencerelerini selamlayıp köşeyi dönüyorum ki dumanı üstünde tüten bir şömine beni bekliyor. Tam da kanepeye kıvrılıp, uyunası. 

Sessiz adımlarla yukarıya doğru çıkıyorum. Ahşap kokusunu içime çekerken, bir parça huzur bulmak adına yapılmış köşe haydi burada biraz otur misali göz kırpıyordu. Oda kapısını araladığımda gözlerimin gördüğü sade ama yaşanmışlıkların olduğu bir odaydı. Dantel perdeler, bir yastıkta kocayın yastıkları, antika gardrop… Eskiye dair özlem duyulan  ne varsa Papuli Butik Otel ile özleşmişti.

Hafiften midelerin guruldamaya başlamasıyla kendimi kahvaltı masasına ışınlamam bir oluyor. Mis gibi ekmek kokusuyla ve gürül gürül yanan sobanın verdiği çoşkuyla kendimi masada bulmam bir oluyor. Vallahi çok açım tez elden masa donatılsın dememle bir bir kahvaltılıklar masadaki yerlerini alıyorlar. Şimdi doyma vakti. Masada neler var neler…

Öncelikle yemelere doyamadığım mandalina reçeli ve kadim dostu boğaça. Bilmeyenler için boğaça bir tür Boşnak ekmeği.  Aman yarappim yemelere doyamadım. Sıcak sıcak olunca kaymak üstü reçel harika oldu diyebilirim. Pastırmalı, ıspanaklı pide diyorum ve susuyorum. Hele tereyağı kokusunu içime çektiğim minciye ne demeli? Peynir tabanındaki peynir çeşitleri gayet taze ve lezzetli. 

Kapanışı bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır deyip türk kahvesiyle yapayım derken, amanın o da ne bir tepsi ev baklavasıyla göz gözeyim. Bensiz olmaz, hayır nolamaz misali koca bir tepsi baklava elimde. Kesin bilgi yayalım lütfen. ’Yemeden dönmeyiniz’ Kadınlar ordusunun çalıştığı bir mutfaktan tabiki de hamaratlılık akacaktı, bu iş şans olamaz. 

Keyifli vakitler eşliğinde yapılan hoş sohbetin tadı damağımda kaldı desem.

Harika bir haftasonum kaçamağı olunca midem mutlu dahası ruhum huzur dolu olarak Papuliden ayrılıyorum. Ufak kaçamak olmasa da güzel bir kahvaltı için Papulide görüşmek üzere, üstelik Papuli İstanbul’a sadece 1 saat uzaklıkta. Rezervasyon için 0530 3061303